"Aziz Yıldırım ve diğer tutuklulara şike ve teşvik primi iddiaları ile soruşturma açılmıştır. Bu eylemler Nisan 2011 tarihinde yapılan kanuni düzenleme ile suç haline getirilmiştir. Yani Nisan 2011 tarihinden evvel bu eylemler suç değildi. Ama soruşturmanın 8-9 ay önce başladığı söyleniyor.
8-9 ay önce suç olmayan bir eylem için Emniyet ve Savcılık nasıl soruşturma başlatabiliyor. Ya soruşturma başlatılarak önce deliller toplanıyor sonra da bu deliller çerçevesinde kanuni düzenleme yapılarak eylem suç haline getiriliyor ya da Emniyet rüyaya yatıp ileride suç olması olası eylem için önceden soruşturma başlatıyorlar.
Öyle görülüyor ki ; Emniyet ve Savcılık önceden delilleri toplayarak hükümete sunmuş, hükümet de bu deliller ışığında TBMM'de kanuni düzenleme yaparak eylemi suç haline getirmiştir. Olayın başka izahı yoktur. Şike soruşturmasının hükümetle alakası olmadığı iddiasının inandırıcılığı kalmamıştır.
Aziz Yıldırım her gün ya revire ya da hastaneye taşınıyor. Keyfi bir rahatsızlanma olmadığı, gerçekten hasta olduğu bariz ortada. Allah korusun kendisine bir şey olsa bunun hesabını kim verecek?
Hastalığı ve ilerlemiş yaşı göz önüne alınarak Rahmetli Necmettin Erbakan için çıkartılan "cezanın evde çekilmesi-ev hapsi" uygulaması neden Aziz Yıldırım için uygulanmıyor. Cezaevi yerine evinde tutularak evinden dışarıya çıkmasına izin verilmeden yargılanmasına devam edilse, kamuoyu vicdanı bir nebze rahatlar.
Buradan kendisine geçmiş olsun diyorum. Allah şifalar versin, Allah yardımcısı olsun"